Uluslararası festivallerden 15 ödülle dönen Bir Zamanlar Gelecek: 2121, Türk bilimkurgu sineması adına kapıları kıran bir film olarak kayıtlara geçti!
Küresel ısınma ile birlikte yeryüzünün insan için yaşanamayacak bir duruma gelme ihtimalini her geçen gün daha fazla hissediyoruz. Aşırı sıcaklar, yangınlar, fırtınalar, aşırı yağışlar… Tüm bunlar her geçen gün daha fazla karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla ufukta gözüken kurmacaya da daha sık sızıyor. Kimlik arayışlarından, kişisel hikayelerden kafamızı kaldırıp sesini duyduğumuz geleceğe bakıyoruz. Winter is coming…
Yurt dışında büyük ilgi
Türk sineması bugüne kadar pek geleceğe bakan bir sinema olmadı ama artık o da kafasını kaldırıyor. Bir Zamanlar Gelecek: 2121, bu noktada tatlı bir yere sahip olacak gibi. Yurt dışında festivallerden bugüne kadar 15 ödül toplayan film, Türkiye’deki festivallerden aynı ilgiyi görememiş. Bu kadar çok ödül toplayan bir Türk bilimkurgu filminin varlığı bugüne kadar daha çok gündeme gelmeliydi. Umuyoruz vizyona yeni giren filme hakkını en azından seyirciler verir. Bu özel filmin daha çok ilgiyi hak ettiği kesin…

2121’de neler yaşanıyor?
Serpil Altın’ın yönetmenliğini yaptığı bilimkurgu filmi Bir Zamanlar Gelecek: 2121, iklim krizi sebebiyle yeryüzünde yaşanamayan bir gelecekte, yer altında yaşayan insanların hikayesini anlatıyor. Bir aile üzerinden izlediğimiz hikayede yer altında yaşayan bu insanlar, yaş gruplarına göre konumlanıyor: Yaşlı Nesil, Orta Nesil, Genç Nesil ve Yeni Hayat, yani yeni doğan! Kıtlık yasaları gereğince her yeni doğanla birlikte aynı aileden en yaşlı bireyin hayatına son veriliyor. Filmin hikayesi de bu çatışma ve çatışmanın getirdiği sorgulama üzerinden ilerliyor. Hikayenin merkezindeki çekirdek ailemizin annesi, hamile kaldıktan sonra büyükannenin durumu kabullenmesini bekliyor. Öte yandan büyükanne ile anne arasında derinlerde kalmış meseleler de yavaş yavaş yüzeye çıkıyor.
Sistemi ne kadar tanıyoruz?
Hikaye aile üzerinden ilerlese de elbette her distopya gibi sisteme dair sorgulamalar da içeriyor. Bir Zamanlar Gelecek: 2121, en temelde içinde yaşadığımız sistemi ne kadar tanıdığımızı, ne kadar sistemin kurallarını bilerek yaşadığımızı sorguluyor! Gerçek hayatta da hangimiz yasaları bilerek yaşıyoruz? Sisteme sorgulamadan teslim olmak, hayatımızdan neler götürüyor? Hikaye boyunca bunu sorguluyoruz. İklim değişikliğine dair belki doğrudan bir sözü yok gibi hikayenin ama her gün hava durumunun dinlendiğini izliyoruz. Bu da sürekli bir hissettirme durumu yaşatıyor. Bizi çemberin içinde tutuyor! Bir de yapımcıların sürdürülebilir film yapma çabası ve uygulaması var ki, oldukça takdire değer bir çaba. Biraz da oradan bahsedelim.

Sürdürülebilir film seti
İklim değişikliğini hikayesinin temellerine yerleştiren Bir Zamanlar Gelecek: 2121 ekibi, yapım aşamasında da her adımda sürdürülebilirlik kriterlerine uygun hareket etmeye çalışmış. “Yeşil film” mottosuyla film için kullanılan her şeyde “Bunu nasıl daha çevreci bir tercihle yapabiliriz?” sorusu sorularak adımlar atılmış. Dekordan ışığa her tercihte sorgulama ve uygulama yaşanmış. Filmin başrol oyuncusu Selen Öztürk, film sektörünün dünyada en çok atık çıkaran sektörlerin başında geldiğini söylüyor. Yapımcı Korhan Uğur da bundan sonraki filmlerinde de bu uygulamaya devam edeceklerini belirtiyor.
Kapılar, olasılıklar açan film
Bir Zamanlar Gelecek: 2121, belki biraz sessiz sedasız gösterime girdi ama eminiz ki önemli bir yere sahip olacak. Türkiye’de ilk kez bir kadın yönetmenin imzasıyla bilimkurgu filmi perdeye taşındı. Serpil Altın, hem seyir keyfi veren hem izleyiciye sorgulamalar yaşatan filmi ile övgüleri hak ediyor. Serpil Altın ve ekibinin bundan sonraki işlerini de artık merakla bekliyor olacağız. Türkiye’den de iyi bilimkurgu filmlerinin çıkabileceğini gösteren; kapılar, olasılıklar açan Bir Zamanlar Gelecek: 2121 şimdi vizyonda. Yurt dışında ödülleri toplayan bu özel filme bakmadan geçmeyin…
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.