Sayıları değil sınırları aşan bir fanzin: Heyt Be!

Hem çizer kadrosu hem okur kitlesi ile uluslararası bir boyut yakalayan Heyt Be!, okurlarıyla kurduğu iletişimle aynı zamanda bir sosyal oluşum olmayı da başarıyor

Kültürel sınırlar içerisinde nasıl tanımlasanız bir yanı eksik kalacak, tanımlamaya çalıştıkça elinizden kayıp gidecek kavramlar vadır. Fanzin de bunlardan birisidir. Üzerine onlarca anlam yüklenebilir ama ne kadar anlam yükleseniz, yine bir süre sonra o anlam o zeminde tutunmaz, kayıp gider. Genel olarak bir karşı kültür ürünü diyebiliriz fanzinler için. Kültür endüstrisi içerisinde ana akım kurallarının dışında kalan amatör ruhlu dergiler diyelim hadi ve tanımları bir an önce geçelim…

Konumuz ve konuğumuz Heyt Be! Fanzin. Hem kadrosuyla hem de ulaştığı kitleyle uluslarası bir boyuta ulaşmış olan Heyt Be! bir illüstrasyon ve mizah fanzini. Beş yılı geride bırakırlerken hatırı sayılır bir kitle de edinmiş durumdalar. Üstelik evde film gösterimleri ve konser gibi etkinliklerle de okurlarıyla aralarında farklı bir bağ oluşturmuşlar. Biz de Üç Tutku: Kahve, Kitap ve Çikolata Festivali’nde tanışma şansı bulduğumuz Heyt Be! Fanzin’den Deniz Beşer ile fanzin dünyasını ve Heyt Be! Fanzin’i konuştuk.

Beş senede 11 fanzin

Nasıl yola çıktı Heyt Be! Hikayesi nasıl başladı?

Heyt Be! tam beş sene önce “Benim Annem Bile Kitap Yapabilir” isimli bir fanzin sergisi sayesinde ortaya çıktı. Bu sergide aldığımız olumlu tepkiler sonucunda, fanzini devam ettirme kararı aldık. Sedef Karakaş, Barış Sinsi ve ben Deniz Beşer olmak üzere üç kişi tarafından kuruldu. Şu an Sedef Karakaş ile birlikte iki kişi yola devam ediyoruz. Heyt Be! bir illüstrasyon ve mizah fanzini. Her sayıda farklı temaları ele alıyoruz. Son sayıda sahte popülarite temasını ele aldık ve ilk kez Heyt Be!, matbaada basıldı. Evvelden fotokopi ile 400-500 adet basılıyordu. Son sayıda daha büyük bir baskı yapmak istedik ve matbaada 1000 adet bastırdık. Şu an İstanbul’da 35 noktada mevcut. Kitapçı, galeri, kahve dükkanı ve müzik dükkanı gibi yerlerde bulunabilir. İngilizce versiyonları ise Zürih, Berlin ve Viyana’da yer alıyor. Heyt Be! Fanzin, Türkiye’nin ilk fanzin festivali olan İstanbul Fanzin Festivali’nin de kurucuları arasında yer almaktadır. Bu sene nisan ayının son haftasında Fanzin-İst Festival adıyla bu festivalin dördüncüsünü yapacağız. Beş senede sekiz sayı, iki müzik albümü, bir tane de Star Wars özel sayısı bastık. Toplamda 11 fanzin bastık.

Yurtdışında Heyt Be!

Peki uluslararası boyuta nasıl taşıdınız?

Ben ressamım. Görsel sanatçı olarak çalışıyorum. Sürekli yurtiçinde ve yurtdışında sergilere dahil oluyorum. Fransa’da, Avusturya’da, Rusya’da, Kazakistan’da, Kırgızistan’da sergilere katıldım. Bu uluslararası dolaşımla fanzini de İngilizce ve Türkçe basmaya başladık. Yurtdışında çok önemli fanzin festivalleri var. 400-500 katılımcının olduğu, bizim kitap fuarlarına benzeyen fanzin festivalleri var. Bizimkisi daha küçük çaplı elbette ama bunun bir örneğini de İstanbul’da yapıyoruz. Heyt Be!, bu yurtdışındaki festivallere yaklaşık üç senedir katılıyor. Zürich Small Press Fair, Zinefest Berlin gibi festivallere katıldık. Ünlü tasarımcı Bülent Erkmen tarafından Paris’te 60’lardan günümüze bağımsız yayınları ele alan bir sergiye davet edildik. Heyt Be! Fanzin, yalnızca bir fanzin değil, aynı zamanda bir sosyal oluşum. Evde film gösterimleri, evde konserler, sergiler organize ediyoruz. Açık Stüdyo gibi organizasyonların destekçisiyiz.

heyt-be-fanzin

Bağımsız, bandrolsüz, sansürsüz…

Fanzin kelimesi sizin için neyi ifade ediyor. Bu kültürün yaşamasının anlamı nedir?

Öncelikle bilmeyenler için fanzinin ne olduğunu anlatmakta fayda var. Karşılaştığım birçok insan, bu kavramın içeriğini bilmiyor. Fanzin, fanatiğin fan’ı, magazinin zin’inden oluşturulmuş bir kelimedir. Bağımsız, bandrolsüz, fotokopi ile basılan yayınları kapsayan bir terim. İçerisinde herhangi bir sansür mekanizması yok. Denetlenme unsuru yok. Tamamen özgürlükçü bir yayılıma sahip. Bu bağlamda çok daha gerilla bir yöntem. Eğer bu bandrollü bir yayın olsaydı ve 30 bin adet basılsaydı, o denetim mekanizmaları sebebiyle hareket alanı maalesef belli bir oranda ufalmış olacaktı. Fanzin, bu bağlamda çok özgürlükçü bir ruha sahip.

Fanzin ile derzin arasında

Peki matbaada basılan bu son sayıya geçtiğiniz anda iş fanzin olmaktan çıkmış mı oluyor?

Hayır, aslında değil. Çünkü bunun mazeretleri de var. Biz evvelden fotokopiyle 100 adet basıyorduk. Sonra, Heyt Be! tirajını arttırdı, 500 oldu. Fotokopi ile 500 basmak, dolar ve euro kuru ile bizi zorlar oldu. Aynı fiyata matbaada 100 adet bastık. Yine bandrolsüz, yine özgürlükçü ruhu devam ediyor. 1000 adet de aslında ana akım yayıncılık açısından hiç büyük bir rakam değil. Ama evet fanzin adına bükük rakam. Bizi fikirsel anlamda temelde değiştirdiğini sanmıyorum ama belki de fanzin yerine derzin olduk diyebiliriz. Yani dergi ile fanzin arasında bir oluşuma doğru yönleniyor olabiliriz. Yine de ben bunu da fanzin olarak nitelendiriyorum.

heyt-be-fanzine

 

Film gösterimleri ve sosyal medya

Takipçileriniz ile aranızdaki ilişki nasıl?

Heyt Be! Fanzin’i sosyal medyada Facebook üzerinden 3 bin 500 kişi mevcut. Facebook çok önemli bir araç bizim için. Orada tanıtımlarımızı yapıyoruz. Böylce hiç yan yana gelmediğimiz okuyuclarımızla bir araya gelme şansımız oluyor. Film gösterimleri sonrası filmlerle ilgili tartışmalar yapıyoruz. Sonuçta gayet samimi bir atmosfer ortaya çıkıyır. Bu da bizim altını çizdiğimiz nokta aslında. Bu film gösterimlerinde de b-movie’lere ağırlık veriyoruz. Sansürlenmiş ya da gösterimi zor olabilecek filmlere yer veriyoruz. Hiçbir şekilde ana akım film endüstrisinde karşılaşamayacağımız, absürd, punk, avangard b-movie’ler her zaman önceliğimiz.

Fanzine ilgi artıyor

Eskiyle kıyaslarsak yeni kuşağın fanzinlere bakışı nasıl?

Şu an bir ivme kazanıyor fanzinler. Taleplerde artış görünür durumda. Bundan beş sene önce fanzin yapan insanların ve fanzinlerin sayısı belli bir sınırda iken şu anda bu sayı gitgide artıyor. Festivalde buna ivme kazandırıyor. Çok daha görünür hale geliyor fanzinler. Plaklar nasıl günümüzde yeniden popüler hale geldiyse, bu bağlamda fanzinlerin de gelecek üç beş sene içinde canlanacağını düşünüyorum.

 

heyt-be-deniz-beser
Deniz Beşer / Heyt Be!
Habersiz kalmayın
Bütenimize abone olun